Kübra Açar

bitlisbulten@gmail.com

Huzurevi Yapılmasını İstiyorum

Değerli okuyucularım, bu yazımda huzurevleri konusuna biraz değinerek, neden bölgemizde bir huzurevi yapılmasını istediğimi kaleme almaya çalışacağım…

Bitlis il merkezi ve Tatvan ilçesinde huzurevi yapılsın dediğimde tepki aldım. Kime söylediysem, hayır, o kadarda değil, yaşlılarımıza bakarız denildi. Tamam, iyi, güzel, bakılsın da, nasıl bakılsın?

İlgilenmeden, muhabbet etmeden veya sosyal hayatın dışında tutularak mı bakılsın? Sizce her şey karın tokluğumu onlar için? Buna maalesef benim gönlüm razı değil. Benim seveceğim ve ilgileneceğim yaşlı kimsem yok. Onları severek ve ilgilenerek kendimi daha iyi hissediyorum. Bu da huzurevi istememdeki sebeplerinden sadece biri…

Yaşlılar için okullara ziyaretler düzenlensin. Bu ziyaretler, inanıyorum çocuklarımızı ve büyüklerimizi son derece mutlu edecektir…

Orta yaşlı veya tam yaşlı olan büyüklerimizin birçoğu artık kendisini evde fazlalık gibi görüyor veya saydığım sebeplerden dolayı öyle hissettiriliyor. Yani doğu bölgesi de batılaşıyor maalesef. Bu da, aile kültürümüzü gitgide yitirmemize sebep olmaktadır. Sosyal ağlar ise, evde aile içi iletişim bağlarını koparmakta ve bu sebeple aile büyüklerimiz kendisini yalnız hissetmektedir…

Burada yapılmasını istediğim huzurevi koğuş sistemi değil de, her alanda kamera sistemleri olan ve çalışacak personellerin de son derece itinayla seçilmiş olması, büyüklerimizin kendisini kendi evinde hissedeceği aktif, sağlıklı, sosyal hayatın içinde, kendi kuşağı ile dayanışma ve uyum sağlayan, gözlerinin içi gülen büyükler istiyorum. Sizce çok şey mi istiyorum?

Huzurevleriyle ilgili artılara biraz yer vermeye çalışarak şunları söyleyebilirim; Çok fazla ortak noktaları bulunan bireyler bu tesislerde bir araya gelmektedirler. En güzel yerde barınmak, en iyi yemekleri yemek, en kapsamlı sağlık hizmetlerinden yararlanmak ve en uygun şekilde vakit geçirmek isteyen bireyler huzurevlerini rahatlıkla tercih edebilirler. Getirilen yasalar ve yaşlı haklarının toplum olarak fazlaca önemsenmesi de huzurevlerinin kalitesini ve güvenini arttırmış durumdadır. Kişiler yakınlarını bu kurumlara gönül rahatlığıyla emanet edebilirler. Huzurevlerinde bireyler arasında değerli etkileşimler gerçekleştirilmektedir. En güzel arkadaşlıklar ve en güzel iletişimlerin yaşandığı, kişilerin bakımlarının en iyi şekilde yapıldığı ve onların en rahat biçimde yaşamlarını devam ettirdiği huzurevleri, kapılarını herkese açık tutmaktadır…

Huzurevleri, sosyal faaliyetler açısından son derece zengin kurumlardır. Kuruma kayıt olan kişilerin, hem zihinsel, hem de bedensel sağlıklarının korunması açısından, çeşitli faaliyetler düzenlenir ve böylelikle aynı zamanda sosyal hayatın da daha renkli olması sağlanır. Yaşlı insanları tehdit eden en büyük hastalık olarak görülen Alzheimer hastalığı başta olmak üzere, bunama gibi zihinsel hastalıkları engellemek adına hafızayı güçlendiren oyunlar gün içinde bu alanda uzman psikologlar eşliğinde oynanırken, aynı zamanda sinema, tiyatro ve gezi gibi etkinlikler de huzurevlerinde kalan kişilerin sosyalleşmesini sağlanmaktadır…

Huzurevlerinde kalan kişiler ile kendi evlerinde kalan yaşlı kişiler kıyaslandığında, huzurevlerini tercih eden yaşlı kişilerin çok daha aktif bir yaşam sürdükleri görülmektedir…

Hoşgörü ve sevgiyle kalın…